Okmeydanı halkı uyuşturucuya ve çeteleşmeye neden karşı?

Halk sorunun farkında. Yönetenler yoksul mahallelerde uyuşturucunun ve çeteleşmenin önünü açarak halkın örgütlenmesinin önüne geçmek, gençliği teslim almak istiyor. Biz de bu soruna karşı yan yana geliyor, yaşam alanlarımıza sahip çıkmak için örgütleniyoruz. Bu mücadelenin genişletilmesi ve yaygınlaştırılması gerekiyor

Ergin Çevik 02 Ekim 2020 SAYI 1

Okmeydanı ve benzeri mahallelerde uyuşturucu yeni bir sorun değil. Yıllardır mahallede bu sorun var. O nedenle Okmeydanı uyuşturucuya ve çeteleşmeye karşı mücadelede büyük deneyimler yaratmış bir mahalle. Ne zaman mahallede devrimcilerin çalışması kuvvetlense, halk yaşadığı sorunlar karşısında duyarlılık gösterip örgütlense, bir süre sonra peşinden mahalleye operasyon geliyor ve ardından da uyuşturucu çetelerinin faaliyetlerinin arttığını duyuyoruz.

Bunun bir tesadüf olmadığını biliyoruz. Özellikle yoksul mahallelerde süreç böyle yaşanıyor. Çünkü yoksul mahalleler, yönetenler açısından potansiyel tehdit anlamına geliyor. Okmeydanı işçilerin, güvencesiz çalışanların, Kürtlerin, Alevilerin, göçmenlerin yaşadığı bir yer. Bileşenlerinin gösterdiği gibi, sistemin ezilenlerinin yoğun olarak yaşadığı bir mahalle. Bu yüzden de Okmeydanı gibi mahallelerde uyuşturucu ve çeteleşme durumu tesadüf değildir. Halkın örgütlenmesini, sisteme başkaldırısını engellemek için, polis tarafından önü açılan somut bir durumdur.

Uyuşturucu ve çeteleşme

Mahalleli bu sorunu yakıcı bir biçimde hissediyor. Uyuşturucu yüzünden hayatını kaybeden gençler, 13-14 yaşına kadar düşen uyuşturucu kullanımının çocukların sağlığı üzerindeki olumsuz etkileri, bağımlılık yüzünden varını yoğunu satmak zorunda kalan aileler gibi verilebilecek birçok örnek var. Sadece bu bile uyuşturucuya neden karşı çıkmamız gerektiğini gösteriyor.

Okmeydanı’nın uyuşturucuya ve çeteleşmeye karşı mücadele büyük deneyimleri var. Binlerce yurttaşın katıldığı eylemler, sokak nöbetleri, sokak devriyeleri, uyuşturucu bağımlılığına karşı mücadele seminerleri, paneller bu deneyimlerin başında geliyor.

Şimdi ise Okmeydanı halkının uyuşturucu ve çeteleşmeye karşı mücadelesi büyüyor. Geçtiğimiz yıllarda mahalleye yönelik artan polis baskılarının ardından uyuşturucu satıcılarının tekrar gün yüzüne çıkmaya başladıklarını öğrendik ve bu sorunu tekrar aktif olarak gündemimize aldık. Mahallelinin talepleri doğrultusunda bir halk toplantısı örgütleme kararı aldık.

Ev ev, kapı kapı…

Toplantıyı yapacağımız yer olarak, “torbacıların” ara ara görüldüğü Mehmet Ayvalıtaş (Dikilitaş) Parkı’nı seçtik. Parkın etrafındaki sokaklarda bulunan her apartmana girdik, her kapıyı çaldık. Açılan her kapının ardında farklı bir yaşanmışlıkla karşılaştık. Kimileri daha önce çocuklarını uyuşturucu bataklığından kurtardığımız için teşekkür etti ve çalışmamıza destek vermek istedi, kimileri de bir sokakta gördüğü uyuşturucu satıcısını anlattı.

Yurttaşlarla sohbet ettikçe sorunun yakıcılığı kendini hissettirdi. Çocuklarını uyuşturucudan kurtarmak için hastaneye yatıran, ama o hastanede uyuşturucu satıldığı için çocuklarını kurtarmanın başka yollarını da arayan ailelerle sohbet ettik. Bu durumları yaşayan birçok insan uyuşturucu alabilmek için hırsızlık yapan, gasp yapan, evde bulunan eşyaları satan, aileden zor kullanarak para almaya çalışan, uyuşturucu alabilmek için onu satmak zorunda kalan “pis işlere” bulaşmış çocuklardan bahsetti. Beş gün boyunca sokak sokak, ev ev çalışma sürdü.

Halk toplantıları başlıyor

Beş günlük yoğun çalışmanın ardından toplantı günü geldi ve Okmeydanı halkı 16 Ağustos’ta parkta buluştu. Toplantıda yan yana gelen halk, kendi sorununa çözüm arayışına girdi. “Mahallemize torbacıları sokmamak için ne yapmalıyız?”, “Çocuklar başta olmak üzere mahalleliyi uyuşturucudan ve çeteleşmeden nasıl koruruz?”, “Esnafından gençlerine mahallemizi bu sorun karşısında nasıl örgütleriz?” gibi sorular toplantının gündemi oldu. İlk toplantıda bu tür buluşmaların devam ettirilmesi ve genişletilmesi için karar alındı ve ikinci toplantının tarihi belirlendi.

Bir hafta sonra mahalle halkı tekrar aynı yerde toplandı. Bu sefer toplantıya kek yapıp getirenler, kahveden çay getirenler de oldu. Gençlik de azımsanmayacak bir biçimde toplantıya katıldı. Bu sefer bir adım daha ileri atıldı ve ilerleyen haftalarda esnafların ziyaret edilmesi kararlaştırıldı. Bunun için bir ekip oluşturuldu.

21 Eylül’de toplantılarda alınan karar gereği esnaflar gezilerek uyuşturucu ve çeteleşmeye karşı mücadele üzerine sohbet edildi.

Mücadele sürecek

Okmeydanı halkının bu konudaki çalışmaları devam edecek. Önümüzdeki günlerde çeşitli faaliyetler de olacak. Halk sorunun farkında. Yönetenler yoksul mahallelerde uyuşturucunun ve çeteleşmenin önünü açarak halkın örgütlenmesinin önüne geçmek, gençliği teslim almak istiyor. Biz de bu soruna karşı yan yana geliyor, yaşam alanlarımıza sahip çıkmak için örgütleniyoruz. Bu mücadelenin genişletilmesi ve yaygınlaştırılması gerekiyor.

Son olarak uyuşturucunun kimyasal olan ya da olmayan herhangi bir biçimi basitçe bir keyif maddesi değildir. Uyuşturucunun her biçiminin, iktidar sahipleri tarafından bizleri teslim almak, etkisizleştirmek için kullandığı bir araç olduğu asla unutulmamalıdır. Bu nedenle mahallemize ve yaşam alanlarımıza sahip çıkalım, uyuşturucu ve çeteleşme karşısında halkın örgütlü mücadelesini yaratmak için alternatif adımlar atacak tartışmalar yapalım, mücadeleyi büyütelim.

 

 

Sendika.Org'a Patreon'dan destek ol